Yalan Söyleme Nedenleri Ve Önleme Yöntemleri
Günlük yaşamımızda hemen hemen hepimiz yalana başvururuz. Örneğin; arkadaşımıza “bugün seninle olmayı canım istemiyor” yerine, “işim var” deriz. Çünkü gerçeği söylersek onu inciteceğimizden korkarız. Yalan herkesçe ayıplanan bir davranıştır. Genellikle kendi yalanımızı gerekli, diğer insanların söylediği yalanı büyük yalan olarak görürüz. Başkalarını bilerek aldatmak amacıyla söylenen yalanlar, gerçek yalanlardır. Aslında çocukların yalanları, yetişkinlerin yalanlarının yanında masum kalır. Çünkü; onların yalanları aldatma amacı gütmez. Çocuk gerçeği iyi değerlendiremediği için, gördüklerini çarpıtarak anlatır ve uydurur. Kimi anne-baba, çocuğun olmamış şeyleri olmuş gibi anlatmasını yalan sayar. Bunları dinlemek ve olduğu gibi kabul etmek yerine çocuğu suçlar. 3-5 yaş çocuğunun hayal dünyası çok geniş olduğu için inanılmaz öyküler anlatırlar ve bu dönemde yalan ile yalan olmayanı ayırt edemezler.
Bazen de çocuklar bir özlemini dile getirmek için yalan söyler. Babasız bir çocuğun “babam var” demesi gibi. Normal yollardan takdir edilmeyen çocuk, yalana başvuracaktır. “Annem öldü” diyen bir çocuk, kardeş doğumu ile birlikte ilgisiz kaldığı için böyle söylemektedir.
1- Hayali Yalanlar: Küçük çocuklar gerçeği iyi değerlendiremedikleri için uydururlar. Yetişkinler bunları yalan olarak görür.
2-Taklit Yalanlar: Çocuklar ana-babayı örnek alır. Ana-babanın yalanına tanık olan çocuk, yalan söylemeyi öğrenir. Örneğin; doktora gidiyoruz diye gezmeye giden anne-baba çocuğun yalan söylemesine zemin hazırlar.
3-Sosyal Yalanlar: Bunlar en yaygın olan yalanlardır. Bir yere gideceğimiz zaman, gitmek istemiyorsak, “hastayım ” deriz.
4-Savunma Yalanları: Çocuk kendini korumak için yalan söyler. Çocuk sık sık eleştiriliyorsa, sert tepki gösteriliyorsa, mükemmelliğe zorlanıyorsa çocuk yalana başvurabilir. Çocuk doğru söylediğinde “yalan söylüyorsun” diye suçlanan çocukta, bu yalanların alışkanlık haline gelmesine neden olur.
5-Yüceltilmiş Yalanlar: Başkalarının hayranlığını kazanmak için söylenen yalanlardır.
NASIL ÖNLENİR?
Yetişkinler örnek olmalıdır. Eğer anne-baba başkalarına yalan söyleyecek olursa, çocuğun dürüstlüğün önemini anlaması çok güç olacaktır. Çocuklar hangi yaşta olursa olsun, yaşına uygun bir dille doğruyu söylemek gerekir.
Aşırı tepki göstermemek gerekir. Yumuşak ve hoşgörülü olmalı ve cezadan kaçınmalıdır. Aşırı tepki göstermek, çocuğun sizin öfkenizden korunmak için, yalan söylemeye devam etmesine yol açar. Çocuklardan başaramayacakları şeyler beklememelidir. Fazla baskıdan kaçınmalı ve koyduğumuz kurallarla çocuğun yaşamını fazla sınırlamamalıyız.
Çocuğu yetişkinler araç olarak kullanmamalıdır. Özellikle ebeveynlerin çocuğa yalan söyletmesi, yalanı meşru kılar. (Annenin “bu yaptığımızı baban duymasın” demesi gibi.) Çocukları sorgulamaktan kaçınılmalıdır. “Doğru söylersen ceza vermeyeceğim” dedikten sonra, çocuk doğruyu söyleyince “biliyordum” diyerek tepki vermek ya da dayak, çocukta yalanı pekiştirir. Çünkü çocuk doğruyu söyleyince olumsuzlukla karşılaşmaktadır. Çocuğun diğer çocuklarla kıyaslanması, çocuğu yalana yöneltir. Ebeveynlerinin beklentisini karşılayamadığını düşünen çocuk, yalan söyleyerek beklentiyi karşılamaya çalışır. Bunun için çocuğun ebeveynleriyle iletişiminin olumlu olması gerekmektedir. Çocuk istek, sıkıntı, kaygı ve endişelerini ebeveynleriyle konuşabilmelidir. Çocuğu dinlemek ve çözüm yollarını kendisinin bulmasına yardımcı olmak gerekir.
Yalan söylediği için çocuğu suçlamamak gerekir. “Yalancı” etiketi yapıştırılmış olan bir çocuk, bu etiketin gereklerini yerine getirecektir, çünkü yaptığı işin kendini yansıttığına inanır. Bu davranışı onaylamasak bile, çocuğun kişiliği bu davranıştan ayrı tutulmalıdır. Salt kendisi olduğu için sevildiğini çocuğun anlamasına yardımcı olmak gerekir.
Derleyen ve çeviren: Bike Gizem ENGİN